İkbal arsızlığının, kifayetsiz muhterisliğin, öngörü yoksunluğunun ülkeyi sürüklediği bataklıkta her gün yeni can kıyımlarına tanıklık etmenin dayanılmaz ağrısını, acısını yaşıyoruz. Can’ı Can’dan ayıranların kurguladığı, kirli pazarlıkların gölgesinde acımasız bir ihtiras çemberine hapsolmuşluğumuza çare; bizi yıllarca birbirimize kenetleyen ortak geçmişimiz, değerlerimiz;
Besle, eğit, donat sonra da savaş!.. -Bazen gerçeklik duygusunu kaybediyorum memleket gündemi ile…- Büyük birader ile baş bölenimizin el ele kol kola sahnelediği yüce (!) amaçlı savaş dizisi yeni bölümleriyle izleyicilerin beğenisine sunulmuştur. Vatan sevdalıları, halk çocukları ölür; birileri de
19 Mayıs
Bağımsızlık yolunda yakılan ilk ateştir 19 Mayıs, ulusal bir dirilişin mihenk taşıdır… Mustafa Kemal Atatürk’tür… Onurlu bir var olma mücadelesinin ilk adımıdır… Özgürlüğe sevdanın öznelerinden biridir… Başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Kurtuluş Savaşımızın tüm kahramanlarının aziz hatıraları önünde eğiliyor,
Toplum olarak kömürleşiyor vicdanlarımız ve öylesine kirlendi ki zihinlerimiz sonsuzluğa uğurladığımız her güzel insanda ruhumuz can çekişiyor, özlediğimiz içimizdeki “insan”a ağlıyoruz. Erdem Nur Cengiz
Usun ne tür bir tereddüt içinde ki sesin yok adalet yangınında, duymuyor musun kömürleşmiş vicdanların kekremsi kokusunu hâlâ?
Gel de sövme şimdi saraylarda hükmetme şehvetini tatmin edenlerin Can’ı ölümle kucak kucağa yoksullukla terbiye etme küstahlıklarına. 16.11.2014
Koşuyorum dolu dizgin yaşamaya, ölümün soluğunu ensemde duyarak… 9.11.2014
Ailesinin yıllarca didinip, çalışıp edindiği serveti, lüks ve sefahat düşkünlüğü ile har vurup harman savuran mirasyedi gibisiniz. Değerleriniz yok ama doymak bilmeyen iştahınızı kabartan debdebeli düşleriniz var sizin. Dokunduğunuz her yeri çirkinleştiriyor ranta tapan zihinlerinize güdümlü elleriniz. Mağrur yalanlarınızın, mağdur
‘Birilerine’ hak görülen, hak edene reva görülmüyor ve mazeretler üretiliyorsa olmazlığına dair, sorgulanasıdır nedenleri… Yanıtsız bırakılıyorsa sorgu, temelsizdir ve mücadele edilesidir olmazlığı…
Tekrarlara mahkum bir seslenişmiş benimkisi. Yorgunum belki ancak vazgeçmedim. Elbet kaldırdığım taşların altından yıldızlar çıkacak. Ya da henüz keşfedilmemiş bir güneş ulaşacak evrenimize, BİZ’den olan ve öpecek yüreğimizden.Umut ve türevi cesaret hazinem. 5 Ekim 2014 (Yıllar öncesinden başlamıştı çağrım BİZ